ihya.org
romatizmal hastalıklar
Romatizma hastalarına domuz gribi aşısı gerekli
Romatoloji Araştırma ve Eğitim Derneği (RAED) tarafından düzenlenen “10. Ulusal Romatoloji Kongresi”, 30 Ekim – 3 Kasım 2009 tarihleri arasında Belek Antalya’da gerçekleştirildi. Yaklaşık 600 katılımcının takip ettiği kongreye 7 yabancı konuşmacı da davetli katıldı.
Kongre kapsamında yapılan basın toplantısında gündemin ana konularından domuz giribi aşısı tartışmalarının yanı sıra osteoporoz, ankilozan spondilit , behçet hastalığı gibi romatizmal hastalıklara da değinildi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. İhsan Ertenli, romatizmal hastalıkları olan ve tedavi için bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanan hastaların Domuz gribi aşısı olmalarını önerdi. Dr. Ertenli yaptığı açıklamada, koruyucu hekimlik açısından çok önemli olan aşının erişkinlerde çok ihmal edildiğini söyledi. ''Aşı, büyüklerde çok ihmal ediliyor. Oysa aşı pek çok hastalıktan korunmamızda işe yarar ve hastalık ortaya çıkmadan yapıldığı için maliyetleri de çok düşürür, hastanın hayatını da kurtarır'' diyen Prof. Dr. Ertenli, şöyle ekledi; ''İltihaplı romatizma hastalarının tedavisinde bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar kullanılıyor. O zaman da hastaların enfeksiyona yatkınlığı artıyor. Bu hastalar daha sık enfeksiyon geçiriyor. Bu ağır hastaların, kalp ve akciğer hastalığı gibi iç organ tutulmaları da var. Dolayısıyla komplikasyonların görülme sıklığı da daha fazladır. Bu nedenle bu hastalarımızı enfeksiyon hastalıklarından korumak isteriz. Bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanan hastalarımıza H1N1 (Domuz Gribi) aşısı yaptırmalarını öneriyoruz'' dedi.
Romatizmal hastalığı olanlar domuz gribi aşısı olmalı
Uzmanlar, romatizmal hastalıkları olan ve tedavi için bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanan hastaların domuz gribi aşısı olmalarını önerdi.
Romatoloji Araştırma ve Eğitim Derneği (RAED) tarafından düzenlenen “10. Ulusal Romatoloji Kongresi”, 30 Ekim – 3 Kasım 2009 tarihleri arasında Belek Antalya’da gerçekleştiriliyor. Yaklaşık 600 katılımcının takip ettiği kongreye 7 yabancı konuşmacı da davetli olarak katılıyor.
Kongre kapsamında yapılan basın toplantısında gündemin ana konularından domuz giribi aşısı tartışmalarının yanı sıra osteoporoz, ankilozan spondilit , behçet hastalığı gibi romatizmal hastalıklara da değinildi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. İhsan Ertenli, romatizmal hastalıkları olan ve tedavi için bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanan hastaların Domuz gribi aşısı olmalarını önerdi.
Fibromiyalji
Fibromiyalji yaygın ağrıya neden olan ve çok sık görülen bir romatizmadır. Esas olarak kasları ve kasların kemiğe yapıştığı bölgeleri etkilemektedir. Bir eklem hastalığı değildir, eklemi tutmaz ve şekil bozukluğu yapmaz. Bir çeşit iltihaplı olmayan yumuşak doku romatizmasıdır. Kadınlarda erkeklere göre 7 kat daha fazla görülür. Daha çok erişkinlerin (35-60 yaş) hastalığıdır.
Ağrı fibromiyaljinin en önemli belirtisidir. Omuz, boyun gibi tek bir bölgede olabildiği gibi yaygın olarak da hissedilebilir. Fibromiyalji ağrısı hastalar tarafından yanma, acıma, hassasiyet, karıncalanma, üşüme ya da kemirici ağrı gibi değişik şekillerde tarif edilebilir. Ağrıya el ve ayaklarda şişlik hissi eşlik edebilir. Ağrı gün içinde, hava şartlarına, uyku bozuklukları ve strese bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ağrı, bazen vücudun bir yarısında daha yoğun hissedilebilir.
Çoğunlukla genel fizik muayene normal ve hastalar sağlıklı görünümde olsa da kasların ayrıntılı muayenesi ile belli noktalarda bu hastalık için tipik hassas noktalar bulunur.
Ankilozan Spondilit
Ankilozan spondilit, omurga ve leğen kemiğindeki eklemleri tutan, özellikle bel bölgesinde hareket kısıtlılığı yapan, kronik (süregen) bir romatizmal hastalıktır. Omurganın hareketini sağlayan eklem ve bağlarda gelişen iltihap sonucunda, eklem ya da kemikler hareketlerini yitirecek şekilde birbirleri ile kaynaşabilir. Omurga dışında kalça, diz ve ayak eklemlerinde de iltihaplanma görülebileceği gibi az sayıda hastada çeşitli organ bulguları gözlenebilir.
Hastalığın şiddeti kişiden kişiye değişiklik gösterir. Ciddi tutulumu olan hastalarda omurganın hareketlerini tamamen kısıtlayabilir. Buna karşın, sadece sabahları olan hareket tutukluğu ya da bel ağrısı dışında hiç bir yakınması olmayan hastalar da görülebilir. Omurgayı etkileyen romatizmalar spondiloartritler olarak isimlendirilmektedir. Ankilozan spondilit dışında, sedef hastalığının, iltihabi barsak hastalıklarının ve Reiter sendromunun da omurgada iltihaplanma yapabildiği bilinmektedir.
Ankilozan spondilit erkeklerde kadınlardan 2-3 kat daha sık görülür ve genellikle erken yaşlarda (16-35 yaş) başlar.
Ankilozan spondilitin nedeni nedir?
Akut Eklem Romatizması
Akut Eklem Romatizması (AER) daha çok 5-15 yaşları arasında görülen otoimmun bir bağ dokusu hastalığıdır.Toplumda 100,000 ‘de 17 oranında görülür.
Geçirilmiş boğaz enfeksiyonu sonucu vücuda yerleşen ve halk arasında “beta mikrobu” olarak bilinen A grubu beta hemolitik Streptokoklar ve bunların yaptığı ateş sonucu oluşur.
Eklemler, kalp, böbrekler, beyin ve deride hastalık oluşturur.
Diz, ayak bileği gibi büyük eklemleri tutar. Eklem şiş, kızarık ve ağrılıdır.
Eklem iltihabının özelliği, gezici olmasıdır. Bir eklem tutulur; bir süre sonra geçer, başka eklem tutulur. Tedavide Aspirin’e yanıt vardır.
Kalp kapakçıklarını tutarsa kalp tabakalarını iltihaplandırır ve ileride kalp yetmezliğine neden olur.
Sidenham Koresi denilen durum (istemsiz hareketler, koordinasyon bozukluğu, kas zafiyeti) olabilir.
Eritema marginatum ve deri altı nodülleri de olabilir. Fakat bu iki bulgu daha nadir görülür. Aschoff nodülleri AER hastalığına özgüdür.
AER tedavisinde antiinflamatuar ve antibiyotik (ilaç) tedavileri uygulanır, çocuğun hareketleri kısıtlanır.