Penisilin yaşam kurtarır

Penisilin yaşam kurtarır

Tıpta, bir ilaçta üç temel özellik aranır:

Etkin olma, kolay bulunabilme ve ucuz olma. Penisilin bu üç özelliği de tam olarak taşımaktadır.

Bulunduğundan bu yana çok yaygın olarak kullanılmış ve milyonlarca yaşam kurtarmıştır.

Penisilinin en etkin olduğu bakteri grubu streptokoklardır. Bu bakteriler, yarım yüzyıldan fazla bir süredir kullanılmakta olan penisiline karşı hemen hiç direnç geliştirememişlerdir.

En yeni ve güçlü antibiyotiklere bile kısa sürede direnç gelişirken, bu durum önemli bir özelliktir.

Streptokok grubu bakterilerin yol açtığı hastalıklarda, özellikle pnömoni, menenjit ve tonsillit gibi önemli hastalıklarda ilk seçilmesi gereken antibiyotik penisilin olmalıdır.

Eklem romatizması, romatizmal kalp hastalıkları ve nefrit türü böbrek hastalıklarına yol açabilen streptokok türü bakterilere penisilin kadar etkili başka bir antibiyotik henüz bulunamamıştır.

Penisilin, çok önemli bir ilaç olmakla birlikte, her ilaçta olduğu gibi bazı istenmeyen etkilere de yol açabilir.

Bunlardan en korkulanı penisilin alerjisidir. İlaç alerjisi her türlü ilaç ve her türlü dozda gelişebilir. Bu yan etki yalnızca penisiline yüklenemez.

İlaç alerjisi, her türlü ilaçla, hatta ağrı kesiciler ve vitaminlerle bile gelişebilmektedir. Bu sorunun çözümünde önemli bir uygulama, alerji testleridir. Ancak bu testler her zaman doğru sonuç vermediği gibi, hastayı yanlış olarak alerjik diye damgalamak ya da test sırasında alerjik reaksiyon gelişmesi gibi istenmeyen sonuçlar da olabilir.

Hazırlıksız yakalanmak, yalnızca penisilin alerjisi için değil, her türlü acil olay için tatsız bir durumdur.

Olayın Tıp Hukuku Boyutu

Suç kavramı

Türk Ceza Hukukunda kanunun yasakladığı eylemler suç olarak kabul edilmektedir.

Ceza hukuku "kusursuz suç olmayacağını” belirtmiştir.

Kişi eyleminden doğacak sonucu tahmin edemezse bu eylem suç olarak kabul edilmez.

Kusurluluğun kasıt (amaçlama) ve taksir (ihmal=savsama) olarak iki türü vardır.

Dolayısıyla suçlarda kasıtlı ya da taksirli suçlar olmak üzere ikiye ayrılabilir.

Kasıtlı suçlarda kişi eyleminden doğacak sonucu öngörerek, tahmin ederek ve bu sonucu isteyerek suçu işler.

Kasıtlı suçlara örnek olarak kasıtlı adam öldürme (TCK 448, 449 ve 450. Maddeleri) ile kasıtlı adam yaralama (müessir fiil=etkili eylem =darp) (TCK 456 ve 457. Maddeleri) suçları örnek olarak verilebilir.

Taksirli suçlarda kişi eyleminden doğacak sonucu öngörmekte (tahmin etmekte), sonucu istememekte ama gerekli önlemini almamaktadır.

Taksir (ihmal, savsama, negligence) Sözcük anlamı; bir işi eksik yapma,

bir şeyi yapabilirken yapmama, kabahat demektir.

Boş verici tutumdur. Burada hareketin istenmesi, sonucun istenmemiş olması esastır.

Taksirli suçlar: "Tedbirsizlik, dikkatsizlik, meslekte acemilik, emir, nizam ve talimatlara uymama nedeniyle yaralamaya (TCK 459. Madde) ya da ölüme (TCK 455. Madde) neden olmak" şeklinde tanımlanır.

Tıbbi girişim sırasında neden oldukları

yaralama ve ölüme sebebiyet durumlarında

hekimler hakkında özel yaptırım getiren bir kanun yoktur. Genel olan TCK 455 ve 459. Maddeleri kullanılmaktadır.

Dikkatsizlik, Tedbirsizlik:

Dikkatsizlik; yapılmaması gerekeni yapma Tedbirsizlik; önlenebilir bir tehlikenin önlenmesinde gösterilen kusurluluktur. Unutma da bir tedbirsizliktir.

Burada belirtilen, hekimin tanı ve tedaviyi uygularken ülkenin sağlık koşullarına göre gösterebileceği normal tedbir ve dikkatidir.

Yoksa her uygulamada düşünülemeyen, önlenemeyen bir tehlike birden ve umulmadık bir şekilde ortaya çıkabilir.

Penisilin testi yapan bir doktor test dozunda bile anaflaksi gelişebileceğini tahmin ederek; aşırı duyarlılığın yan etkilerini önleyici gerekli (adrenalin, kortikosteroidler, antihistaminik gibi) ilk yardım malzemelerini yanında bulundurmak zorundadır. Bunlar sağlanmamış ve hasta ölmüşse tedbirsizlik sonucu ölüme sebebiyet suçu nedeniyle hekim aleyhine dava açılabilir.

Bu alerji her türlü ilaçta hatta test dozunda gelişebilir. Bu yan etki yalnızca penisiline yüklenemez. En basit ağrı kesiciden, her türlü antibiyotiğe kadar alerji gelişme riski vardır.

Her tıbbi girişimin normal sapmaları ve riskleri vardır. Son derece gelişmiş olanaklara sahip sağlık merkezinde görev yapan bir hekimden, olanaksızlıklar içinde görev yapan bir sağlık ocağı hekiminden daha fazla özen göstermesi istenir.

"İzin verilen risk" olarak ifade edilen, tıbbın kabul ettiği normal risk ve sapmalar çerçevesinde kötü sonuçlar oluşsa bile hekime sorumluluk yükletilmemektedir. İzin verilen risk’in tıbbi karşılığı “komplikasyon”dur.

Tedbirsizlik, dikkatsizlik sonucu ölüm ya da yaralama ise tıbben “mal praktis” (tıbbi yanlış uygulama) olarak değerlendirilir.

Herhangi bir ilaç uygulaması sırasında bir doktor alerji gelişebileceğini tahmin ederek yanında alerjinin yan etkilerini önleyici gerekli ilk yardım malzemelerini bulundurmak zorundadır. Bunlar sağlanmamış ve hasta ölmüşse tedbirsizlik sonucu ölüme sebebiyet suçu nedeniyle hekim aleyhine dava açılabilir. Gerekli tedbir alınmışsa hekim kusurlu değildir.

Tedaviye gelen hastayla hekim arasında bir sözleşme yapılmış sayılır.

Sözleşme gereği hekim başladığı tedaviyi sonuçlandırır, eksikleri tamamlar, hastayı iyileşinceye kadar izler.

Hekimin bu sözleşmede hastanın tamamen iyileşeceğini söylemeye hakkı yoktur. Hastada hekimden böyle bir söz talep edemez.

Hekim yalnızca tıp kurallarına göre gereken tedaviyi yapmaya, gerekli özeni göstermeye ve tedbir almaya söz vermiş sayılır.

Halkın bilgilendirilmesi ve duyarlı kılınması konusunda basına önemli görevler düşmektedir. Bilinmelidir ki; penisilin kullanılmadığında ortaya çıkan sağlık sorunları, kullanıldığında çıkan sorunlara göre çok daha ciddi boyutlardadır.

Dr. İ. Hamit Hancı*, Dr. Ali Kokuludağ**, Dr. İlker Günay***
* Doç.; Ege Ü. Tıp Fak. Adli Tıp AD, İzmir
** Doç.; Ege Ü. Tıp Fak. İç Hastalıkları İmmunoloji AD, İzmir
*** Uzm.; Sağlık İl Müdürlüğü, İzmir
Top