ihya.org

Diş Sağlığı

Bebek ve Çocuklarda Ağız Bakımı

Diş sağlığının önemine dikkat çeken uzmanlar, bu konudaki önlemlerin çocuk yaşta alınması gerektiğini belirtiyor.

Diş çürüklerinin ağrı, kötü koku, çiğneme zorluğu, beslenme bozukluğu ve çirkin görüntüye yol açtığını belirten uzmanlar, "Çürükler, ağrıyla çocuğun çok küçük yaşlarda tanışmasına ve gelecekte bazı fobileri olmasına neden olabilir. Tedavi edilmeyen diş bozuklukları, ileride diş çarpıklığı, çene gelişiminde bozukluk ve romatizmadan kalp rahatsızlıklarına kadar pek çok genel sağlık problemine sebep olabilir. Dolayısıyla, süt dişlerindeki çürükler, "nasıl olsa yerine yenileri gelecek" yanılgısına düşmeden tedavi edilmelidir" diyor.

Uzmanlar, diş sağlığı konusunda dikkat edilmesi gereken hususları soru-cevap şeklinde şöyle açıklıyor:

"Süt dişlerinin önemi nedir?"
Uzmanların verdiği bilgiye göre, süt dişlerinin birinci görevi çocuğun düzgün beslenmesini sağlamak. Ayrıca, konuşmanın düzgün gelişimi de süt dişlerinin varlığına bağlı. Süt dişleri, kapladıkları alanı kendilerinin yerine gelecek olan kalıcı diş için korumakta ve kalıcı diş sürerken ona rehberlik yapmakta. Süt dişi erken çekildiği zaman, bu doğal yer tutuculuk fonksiyonu da ortadan kalkmakta.

Çocuklarda Diş Sağlığı

Çocuklarda daimi dişlerin önemi

Çocuklarda genellikle ilk daimi diş 6 yaşında süren birinci büyük azı dişidir.6 yaş çocukların henüz ağız hijyenini çok iyi sağlayamadıkları bir yaştır,buna rağmen çocukların ağzında ömür boyu kullanacakları ilk daimi dişleri ağızdadır.

Peki bu durumda ne yapmalı ki çocuk birinci büyük azı dişini çürütmesin?

Çocuk Dişleri (Pedodonti)

Çocukluk her açıdan bireyin geleceğinin belirlendiği dönemdir. Bu dönemde ağız ve diş sağlığına gösterilen özen sorunsuz bir gelecek için çok önemli olacaktır. Diş hastalıklarının büyük çoğunluğu öngörülebilir ve önlenebilir hastalıklardır. Bu avantajı kullanabilmek için ebeveynlerin konuya ilişkin basit bilgilere sahip olması ve erken yaşlarda çocuklarını diş hekimi ile tanıştırmaları yeterlidir.

0-6 Yaş
Bu dönem ağızda süt dişlerinin bulunduğu dönemdir. Bu dişler 6. ay ile 30. ay arasında çıkarlar ve hepsi tamamlandığında alt ve üst çenede 10 ar tane olmak üzere toplam 20 süt dişi olacaktır.

Çocuğunuz 2-3 yaşlarında diş hekimi ile tanışmalıdır. İlk gidişinde muayenehane ortamını tanımalı ve belki ayakta muayene olmalıdır. Daha sonraki ziyaretlerinde koltuğa oturabilir ve orada muayene olabilir. Bu dönemde eğer oluşumsal, kalıtımsal ya da çevresel etkilere bağlı bir sorun yoksa çocuğun hiçbir dişsel operasyona gereksinim duymaması beklenir. Bu yaşlardaki çocukların ağzında herhangi bir işlem yapmak hem hekim için hem de çocuk için hiç kolay değildir. O yüzden bu dönemi çürüksüz atlatmak çok önemlidir.

Çene Kemiği Sorunları

Çene eklemi (TME eklem) kulağın hemen önünde yerleşmiş olan, dönme ve kayma hareketi yapabilen bir eklem.. Temporal kemik (kafatasının altında ve yanında) ve alt çene kemiği (mandibula) arasında oluştuğu için bu ekleme temporamandibuler eklem adı verilmiş. Her iki kemik yüzeyi arasında ortası çukur kenarları kalın bir çukur bulunmakta.



Çene eklemi rahatsızlıkları çok sayıda nedenden ötürü kaynaklanıyor olabilir. Bazı durumlarda tedavide olduğu gibi, tanıda da kulak burun boğaz uzmanı, fizik tedavi uzmanı, psikolog ve psikiatrislerden konsültasyona ihtiyaç duyulabilmektedir.

Çene Eklemi Hastalıklarının Sebepleri

Beslenme ve Diş Sağlığı

Ağız ve diş sağlığı iyi bir beslenmenin göstergelerinden biridir. Amerikan Diyetisyenler Derneği ve Diş Hekimleri beslenme tavsiyeleri ile ağız sağlığını korumanın mümkün olabileceği görüşündeler ve hastalarına bu konuda özel beslenme eğitimi veriyor ve tavsiyelerinde bulunuyorlar. Diyetisyenler ve diş profesyonelleri birlikte çalışmalar yapıyorlar. Çalışmalar gösteriyor ki diş sağlığını etkileyen birçok etmen olabilmesine rağmen beslenme bu konuda önemini her zaman koruyor.Sağlıklı beslenme ve kilo kontrolü önerileri diş sağlığı önerileri ile örtüşüyor bu da bize bir kez daha doğru beslenmenin önemini gösteriyor.



Dikkat edilmesi gerekenler:

• Sert kabuklu meyveler küçük parçalar halinde doğranmış olarak yenilmeli ısırılmamalı( elma veya havuç gibi)
• Patlamış mısır ve cipslerden uzak durulmalı yenilmesi halinde hemen diş fırçalanmalı
• Sert ekmekli sandwıchler küçük lokmalar halinde yenilmeli diş etine zarar vermekten kaçınılmalı
• Diyet kalitesinin düşüklüğü ve yetersiz beslenme de diş kaybını arttıran başka bir nokta bu sebeple özellikle kalsiyum ve fosfordan zengin besinlerin tüketimine diş sağlığı için önem verilmeli

Bebeklerde Ağız Bakımı ve Sağlığı

Bebeğinizin ilk dişi belirir belirmez az miktarda süt dişi, flouridli diş macunu ile ve bir miktar gazlı bez ile dişetlerini temizlemeye başlamalısınız. Daha fazla dişi çıktığında ise, ona bir "bebe diş fırçası" alın. "bebe diş fırçaları" , yetişkinlere oranla daha hassas dişleri olan çocuklar için, uçları özenle yuvarlatılmış, yumuşak kıllı ve küçük başlı diş fırçalarıdır. Yavrunuzun dişlerini fırçalamanız onun hoşuna gidecek ve ileride diş fırçalama alışkanlığını kazanmasını sağlayacaktır.

Sağlıklı dişler ve diş etleri için;

• Diş çıkarmaya başladığı andan başlayarak bebeğinizin diş ve dişetlerini temizleyin.

• Yavrunuz yeteri kadar büyüdüğünde, kendi dişini fırçalaması için onu cesaretlendirin ve ona da bir fırça verin.

• Beslenme tarzının bol miktarda Kalsiyum ( süt, peynir,yoğurt ve yapraklı yeşil sebzeler iyi kaynaklardır) ve D vitamini (yumurta sarısı, yağlı balık ve süt ürünlerinde bulunur) içeriğinden emin olun.

• Şeker, kek ve şekerli içecekleri sınırlayın. Özellikle büyüdüğünde bunları tümüyle yasaklamayı başaramayacağınız için, yalnızca yemek zamanlarında yediğinden ve sonra dişlerini fırçalağından emin olun.

Amalgam Dolgu (Metal Dolgular)

Amalgam nedir?

Amalgam dolgular gümüş dolgular olarak ta tanımlanır. Amalgam; gümüş, kalay ve bakır alaşımının, cıva ile karıştırılması ile elde edilir. Karışımın %45-50'sini oluşturan civa, metalleri birbirine bağlayarak dayanıklı bir dolgu malzemesi yaratmış olur. 150 yıldan beri geliştirilerek kullanılmakta olan amalgam dolgular, çok sayıda dişin korunarak ağızda kalmasına hizmet etmiştir.

Amalgamdaki civa zararlı mıdır?

Amalgam dolgudaki civa zehirli değildir. Civa diğer metallerle birleştiğinde kimyasal yapısı değişir ve zararsız hale geçer. Çiğneme ve öğütme sonucunda ağızda açığa çıkan civa miktarı su, hava ve yiyeceklerde alınan miktardan çok daha küçüktür. Bütün bilimsel araştırmalarla civanın zararsız olduğu sonucuna varılmıştır. Amalgamlar söküldüğünde civanın oluşturduğu düşünülen bazı hastalıkların iyileştiği iddia edildiği halde bilimsel olarak ispatlanamamıştır.

Dişhekimleri amalgamı niçin tercih ederler?

Ağız ve Dişlerin Yapısı Hakkında Genel Bilgi

Dişlerin yapı maddesi nedir?

Diş mine, dentin, sement ve pulpadan (diş özü) oluşur.

Mine: vücuttaki en sert maddedir. dişi en dıştan koruyucu bir katman olarak çevreler. içinde sinir hücreleri olmadığı için duyarlı değildir. % 97’si kalsiyum tuzlarından oluşur. Diş minesi altıgen “apatit” kristalleri şeklinde düzenlenmiştir. Minenin yapısına giren kalsiyum tuzları, organik diş maketi üzerinde yavaş yavaş çökelerek birikir ve kristalleşir. Bu birikme, ana rahminde iken başlar. Anne, gebelik süresince bazı ilaçlar alırsa veya çocuk mine teşekkülü sırasında bir hastalık geçirirse mine birikimi aksaklığa uğrayabilir. 0 zaman dişler sarı, gri veya kahverengi olur. Bazen de eksik (hipoplazik) teşekkül eder.

Ağız - Çene Cerrahisi

• Yirmi Yaş ve Gömülü Dişler
Yirmi yaş veya diğer gömülü dişlerin varlığı ve genellikle çene darlığından dolayı sürmemeleri diş hekimliği kliniğinde sıkça görülen bir durumdur. Bu durumda en sık sorulan soru kişinin herhangi bir şikayeti olmasa da, bu dişlerin çekilip çekilmemesidir. Farklı nedenlerden dolayı böyle dişlerin sorun çıkarmasını beklemeden çekilmesi önerilir.

İşte nedenleri :

* Çene darlığı nedeniyle dişlerin sürmesi için gerekli yer olmayabilir ve dişler uygun olmayan pozisyonlara yerleşerek o bölgede iltihaba neden olabilir. Bu da iltihabın bütün ağız, burun ve solunum yoluna yayılmasına neden olur.
* Kist oluşumuna neden olabilir ve bu kist bütün çene kemiğine yayılabilir, komşu dişlerin çürümesine ve çekilmesine neden olabilir.
* Üst çenede sinüslere olan yakınlığından dolayı, sinüslerin iltihaplanmasına yol açabilir ve vücutta bir fokal enfeksiyon riski yaratır.
* Diş hekiminin yapacağı bir tedaviyi (protez, dolgu gibi) ve ortodontik tedavinin başarısını engelleyebilir.

Bu nedenlerden dolayı gömülü, yarı gömülü yirmi yaş ve diğer dişlerin şikayet olmadığı durumda bile çekilmesi en doğru tedavi yöntemidir .

• Otojen Diş Transplantasyonu

Ağız Kokusu ve Sebebi

Ağız kokusunun çeşitli nedenleri vardır.

Çoğunlukla fena ağız kokusunun sebebi (%90 oranda) ağız içi kaynaklıdır. Diğer sebeb ise mide-barsak yada üst solunum yolu rahatsızlıklarıdır.Bunlara ilaveten özellikle çocuklarda barsak parazitlerine bağlı daha çok sabahleyin gözüken ağız kokusu oluşabilir.Bazı sistemik hastalıklardda da (diabet gibi) fena koku görülmektedir.

Ağız içi kaynaklı kokunun sebebleri başlıca;
1-kokulu yiyecekler
2-diş çürüğü
3-periodontal(dişeti ve çevre kemik dokusu)hastalıklar
4-sürekli ağız kuruluğu
5-tütün kullanma
6-yetersiz ağız hijyeni(kötü bakım)

Dişhekiminiz size ağız kokusunun sebebinin belirlenmesinde yardımcı olur eğer sebeb ağız içi kaynaklı ise bu sorununuzun giderilmesinde gerekli tedavi planlamasını yapar.

Kötü Kokuyu neler yapar

Yediğimiz gıdalar solunumumuzu etkiler ,özellikle soğan sarımsak gibi yiyecekler kan dolaşımımıza geçerler,oradan akciğerlere transfer edilir ve nefesimizle dışarı atılır.

Diş fırçalama ,dişipi kullanımı ve ağız gargaraları ,sakız çiğneme kokuyu sadece geçici olarak maskeler.Vücut gıdayı elimine edene kadar koku kalır.Diet yapanlarda düzensiz yemek yemeğe bağlı olarak fena ağız kokusu olur.

Diş Ağız Koruyucuları

Ağız koruyucular hangi amaçla kullanılırlar?

Ağız koruyucuları alt ve üs dişler arasına yerleştirilerek yumuşak plastikten yapılmış apereylerdir. Alt ve üst dişler arasında yumuşak bir yastık görevi yaparak, dişlerin arasınadaki direk teması kaldırır.Bu şekilde alt ve üst dişlerin çarpması ile meydana gelen travmalar sonucunda oluşan şoku absorbe ederek, olası beyin sarsıntılarını, diş ve çene kırklarını, dil ve yanak yaralanmalarını büyük oranda önlerler. Bu özellikleri ile ağız koruyucuları her yaştaki sporcunun vazgeçilmez ekipmanlarından bir tanesi olmalıdır. Ağız koruyucularının koruyuculuk işlevlerini yerine getirebilmeleri için alt ve üst çene dişlerinin arasına yerleştirilen ve dişelerin birbirleri ile temasını önleyen bölümünün 3 -5 mm kalınlığında olması gerekmektedir.

Üç çeşit ağız koruyucusu vardır.



1. Hazır tipte ağız koruyucuları: Spor malzemesi satan mağazalarından kolaylıkla elde edilebilirler. Fabrikasyon olarak üretilmişlerdir. Diğerlerine kıyasla daha ucuzdurlar. Ancak dişlere uyumu tam olmadığı için koruyuculuk işlevini istenildiği gibi yerine getirememektedirler.

Ağız bakımı nasıl yapılır?

Florlu bir diş macunu ile dişler fırçalanmalıdır.

Dişlerinizin ara yüzleri için diş ipi veya diğer ara yüz araçlarından faydalanınız.

Dengeli beslenmeye dikkat edilmeli ve abur cubur yiyeceklere bir sınır konulmalıdır.

Dişlerinizi çürüğe karşı daha dayanıklı hale getiren uygulamalardan "florlama" ve "fissür örtücüler" hakkında dişhekiminize danışınız.

Profesyonel diş temizliği ve ağız muayeneniz için düzenli olarak dişhekiminizi ziyaret etmelisiniz.

Ağız bakım ürünlerini nasıl seçmeliyim?

Piyasada çok çeşitli ve cazip kılınan pek çok ürün olması sizi şaşırtabilir. Seçim yaparken onaylanmış ve dişhekiminizin tavsiye ettiği ürünleri satın almaya dikkat etmelisiniz.

Bir diş fırçasını ne kadar süreyle kullanabilirim?

Genelde 3-4 ay kullanılabilir. Diş fırçasının bozulduğunu kıl demetlerinin birbirinden ayrılmasından, dağılmasından ve eğilmesinden anlayabilirsiniz. Sert kıllı fırçalar dişlerinize zarar verebilir. Çocuklar ise henüz doğru fırçalamayı tam olarak uygulayamadıklarından daha çabuk fırça eskitirler.

En doğru diş fırçalama tekniği hangisidir?

Adeziv Sistemler (Bonding Uygulaması)

Adeziv sistem (bonding) nedir?

Dişin rengini veya şeklini değiştirmek, büyütmek ya da bir kusurunu tedavi etmek amacıyla dişe yapılan ilavelerdir. Bu amaçla kullanılan malzemeler (mikrofil ajanlar), doğal dişin dış yüzeyine tutturularak şekil ve renk bozuklukları kolayca giderilebilir.

Bonding, günümüzde en çok ve en son uygulanan koruyucu dişhekimliği işlemlerinden biridir. Çoğu durumda, en az miktarda diş kaybı ile bu işlem gerçekleştirilir.

Bu sistem uygulanırken ağrı hissedilir mi?

Hayır! Pek çok durumda, dişi uyuşturmaya bile gerek duymadan bu işlem uygulanabilir.

Doğal görünür mü?

Evet! Kozmetik dişhekimliğinde yetkin bir dişhekimi tarafından yapıldığında doğal görünür.

Adeziv sistem uygulanan dişlerde zamanla renk değişimi olur mu?

Mikrofil ajanlar, en ileri tekniklerle elde edilmiş olup, hemen hemen diş yapısıyla aynı özellikler taşırlar ve ancak normal dişler kadar renk değiştirirler.Yüzey pürüzlülüğü, cilalama ile en aza indirildiğinde lekelenmeye karşı dayanıklılığı artar. Dış faktörlerin sebep olduğu (sigara, çay, kola, kahve vb.) olası lekelenmeler ise, rutin diş muayenelerinde giderilebilir.

Diş Sorunları ve Acil Çözümleri

Kişiler genellikle, beklenmedik zamanlarda ortaya çıkan, dişlerindeki acil sorunlara yönelik ilk yardımın nasıl yapılacağı konusunda yeterli bilgiye sahip değildirler. Oysa yapılacak çok basit uygulamalarla daha sonradan çözümlenmesi çok zor olan tabloların ortaya çıkması önlenebilmektedir.

Acil yaklaşım gerektiren diş sorunları nelerdir?

Diş ağrısı

*Ağrıyan diş üzerinde ve dişlerin arasında bulunan gıda birikintileri, diş fırçası ve diş ipi kullanılarak temizlenmeli ve yarım su bardağına yarım çay kaşığı tuz ilave edilerek elde edilen tuzlu su ile ağız iyice çalkalanmalıdır.

*Kesinlikle ağrıyan diş üzerine ASPİRİN ya da herhangi bir ağrı kesici ilaç uygulanmamalıdır. Kimyasal yapıları nedeni ile bu gibi ilaçlar diş etinde ve çevre yumuşak dokularda tahrişlere neden olabilmektedir. Bu da diş ağrısının yanında ikinci bir ağrının oluşmasına neden olacaktır.

*Eğer iltihap nedeni ile yüzde şişlik oluşmuşsa o bölgeye soğuk kompres yapılmalıdır.

*Dişhekimine gitmeden önce bir ağrı kesici ilaç alınabilir.

Gömülü Diş

"Gömülü Diş" ne demektir ?

Sürme zamanı geldiği halde çeşitli nedenlerle ağızda yerini alamayan dişlere " gömülü dişler" denir. Üçüncü büyük azı dişleri ( yirmi yaş dişleri veya akıl dişleri olarak da bilinir ), en sık rastlanan gömülü dişlerdendir. Üçüncü azı dişlerinin sürebilmesi için ağızda yer bulunmuyorsa ve kişi 25 yaşına geldiği halde halen sürmemişse, " gömülü " olarak değerlendirilirler. Bazen de bu dişler kısmen sürer, ancak hiçbir zaman tam yüksekliğe ulaşamazlar. Üçüncü azılarınız henüz sürmemişse, dişhekiminizi ziyaret ederek durum hakkında bilgi edinebilir ve gömülü kalan dişlerin neden olabildiği ağrı, şişme, enfeksiyon, çürük ve dişeti hastalıkları gibi bazı problemler ortaya çıkmadan etken dişin çekilmesini sağlayabilirsiniz.

Üçüncü azılar neden düzgün bir şekilde sürmezler?

Evrimleşen insanoğlunda çene kemikleri gittikçe küçülmeye başladığı halde azı dişlerinde sayıca azalma tam olarak gerçekleşmemiştir. Bunun sonucu olarak günümüz insanında ağızda son süren üçüncü azı dişleri için genellikle yer kalmamaktadır. Bilindiği gibi üçüncü azı dişleri 15 ile 25 yaşlar arasında sürebilirler.

Gömülü üçüncü azılar ne tip sorunlara yol açabilir ?

Top