ihya.org
göz sağlığı
Ekzoftalmi (Patlak Göz Hastalığı) Nedir?
Orbita adını verdiğimiz göz çukuru kafatası iskeletinde kemikten yapılmış konik bir boşluk şeklindedir ve içinde yağ dokusu ile çevrili damarlar, sinirler ve göz küresi bulunur. Gözün ileri doğru çıkmış gibi göründüğü yalancı ekzoftalmi miyop gözler için söz konusu olabilir. Gerçek ekzoftalmide ise göz küresi göz kapaklarının dışına taşmaktadır. Ekzoftalmiye neden olan hastalıkların başında Basedovv hastalığı gelir. Tiroid hormonunun fazla çalışması sonucu meydana gelen bu hastalıkta ekzoftalmi en karakteristik belirtidir. Ayrıca orbitanın iltihabı hastalıklarında ve tümörlerinde de ekzoftalmi oluşabilir. Tedavi nedene göre yapılır.
Diabetik Retinopati ve Tedavisi
Şeker Hastalığının (Diabet) Göze Etkileri Nelerdir?
Diabetes Mellitus vücudun şekeri kullanma ve depolama yeteneğinin bozulduğu bir durumdur. Artmış kan şeker düzeyi, aşırı susama , acıkma, idrara fazla çıkma, vücuttaki kan damarlarındaki değişikliklerle karakterize bir hastalıktır. Diabet göze katarakt, glokomun yanında retinadaki kan damarlarının hasar görmesiyle de zarar vermektedir.
Diabetik retinopati nedir?
Gözün ışığı algılanmasını sağlayan retina isimli sinir tabakasının kan damarlarındaki değişikliklerle karakterize bir hastalıktır. Hasarlanmış kan damarları sıvı ve kan sızmasına neden olarak sert fırçamsı dallar ve sert skar dokuları oluşmasına, bunlarda retinanın beyine bozulmuş şekiller göndermesine neden olur.
Hastanın diabetik retinopati geliştirme riski zamanla artmaktadır. 15 yıllık diabeti olan birinde retinopati gelişme riski %80 oranında bulunmaktadır. Çocuklarda oluşan diabette retinopati daha küçük yaşlarda başlar. Tedavi edilmeyen diabet hastaları normal bir insana göre 25 kat daha fazla körlük riski bulunmaktadır.
Nedeni ve belirtileri nelerdir?
Dakriosistit (Gözyaşı Kanalı Hastalıkları)
Nazolakrimal kanal tıkanıklığı sonucu gözyaşı kesesinde gelişen inflamasyondur. Konjenital yada akkiz olabilir.
Tanı:
1. Anatomik tıkanıklığın yerini ve türünü saptamak için sistemin içine radyoopak madde verilerek direkt orbita grafisi çekilir (Dakriosistografi).
2. Lavaj, sonda
3. Lakrimal sistem endoskopisi
Konjenital Dakriosistit (Dakriostenoz):
Yeni doğanlarda %2-6 oranında görülür. Nazolakrimal kanalın alt ucundaki membranın (Hasner valvülü) doğumda henuz diferansiyasyonunu tamamlayarak açılmadığı durumlarda ortaya çıkar.
Doğumdan 2-3 hafta sonra bir yada iki gözde sulanma, çapaklanmaya yol açar.
Membranın diferansiyasyonunu tamamlaması sonucu ilk 6 ay içinde spontan olarak açılma şansı %80-90’dır. Bu nedenle 6-8. aya kadar kadar müdahele edilmez, sadece masaj ve enfeksiyon varsa topikal antibiotik önerilir. İlk 8 ay içinde spontan olarak açılmazsa sonda ile nazolakrimal kanalın alt meatusa açılan ağzındaki kanal perfore edilir. 2,5-3 yaşın üzerindeki olgulara sonda başarısı azaldığından uygulanmaz. 5-6 yaşlarında cerrahi yöntemler ile yeni bir drenaj yolu açılır (Dakriosistorinostomi ameliyatı).
Çocuklarda Göz Hastalıkları (Pediatrik Oftalmoloji)
Erişkinlerde görülen göz hastalıklarının bir çoğu daha az sıklıkla olmak üzere bebeklerde ve çocuklarda da görülebilir.
ÇOCUKLARDA EN SIK GÖRÜLEN GÖZ RAHATSIZLIKLARI:
Görme kusurları (miyop, hipermetrop, astigmat), şaşılık, göz tembelliği, doğuştan katarakt, doğuştan göz tansiyonu (glokom), doğuştan gözyaşı kanalı tıkanıklığı, doğuştan anomaliler, bazı göz tümörleri olarak sıralanabilir.
BEBEK NE ZAMAN GÖZ DOKTORUNA GÖTÜRÜLMELİDİR?
Anne-baba, bebekte veya çocukta herhangi bir göz rahatsızlığından şüpheleniyorsa hemen bir göz doktoruna başvurmalıdır. Göz muayenesi için bebeğin belirli bir aya veya yaşa gelmesi beklenmemelidir. Bebeklerde ve küçük çocuklarda göz muayenesi genellikle çok güç olmaktadır, fakat imkansız değildir. Eğer bebek çok ağlar ve muayene olmaya kesinlikle karşı koyarsa narkozla muayene edilmelidir. Böylece herhangi bir rahatsızlık varsa erkenden teşhis edilip tedaviye başlanır.
BEBEKLERDE VE ÇOCUKLARDA GÖRME BOZUKLUKLARI BELİRTİLERİ:
Blefarit Nasıl Tedavi Edilir?
Blefarit, göz kapağının kenarında, kirpiklerin dışa doğru uzadığı ve arkasında da yağ bezlerinin olduğu bölümde görülen bir hastalıktır.
Bu, çok yaygın bir sorundur ve genellikle; cildi yağlı olan, kepek sorunu ya da gözleri kuru olan kişilerde görülür.
Bu duruma tahriş, ya da enfeksiyon neden olabilir. Blefarit çoğu zaman, tedavi edilmesi güç olan, kronik bir rahatsızlıktır. Bu şikayet, görme yetisinde kalıcı bir tahribata neden olmaz ancak yine de rahatsızlık vericidir ve önemsenmesi gerekir.
Belirtileri nelerdir?
En sık rastlanan blefarit türünde; göz kapaklarında kızarıklık ve şişlik; kirpik diplerinde ise kabuklanma görülür. Bu kabuklar kalınlaştıkça çapak oluşur ve sabahları gözkapaklarının birbirine yapışmasına neden olur. Eğer tedavi edilmezse bu durum daha da kötüye gider ve gözün diğer bölümlerine de yayılarak daha ciddi bir durumun ortaya çıkmasına neden olur. Bakteri gözkapağını enfekte edebilir ve küçük kabuklu yaralar oluşabilir, bu da kirpiklerin dökülmesine neden olur.
Blefaritin tedavisi
Arpacık Neden Çıkar?
Sık karşılaşılan bir sorundur. Nadiren cerrahi girişimler gerektirmekle birlikte, genellikle antibiyotik uygulamasıyla ve öteki basit yöntemlerle iyileştirilebilmektedir. Arpacık, etkilediği gözkapağı bezlerine göre ikiye ayrılır. Gözkapağının dışında kirpiklere bağlı yağ bezleri vardır. Bunlar, gözün yüzeyini koruyan yağı (sebum) salgılarlar. Bazen salgı bezi kanalı tıkanır ve içerde kalan bakteriler "dış" arpacığa neden olurlar.
Gözkapağının içinde ise, "meibom bezleri" denen bir dizi bez daha vardır. Bunlar da yağ bezleridir, ancak kirpiklerle bağlantılı değillerdir, gözkapağının arka yüzüne açılırlar. Burada oluşan bir tıkanıklık ve enfeksiyon da "iç" arpacığa neden olur.
Arpacık daha çok, derileri kuru ve egzamaya eğilimlilerde görülür. Kepek ve pullanma bu koşullarda ortaya çıkar ve arpacık bunların etkisiyle oluşur. Diğer enfeksiyonlarda olduğu gibi, genel olarak beden sağlığının bozuk olması ve direnç düşüklüğü de arpacığın sık görülmesine neden olur.
Gözle İlgili Acil Durumlar
Birçok bilinen ve sık rastlanan göz yaralanması ve rahatsızlığı vardır. Aşağıdakiler sizin karşılaşma ihtimalinizin en kuvvetli olduğu rahatsızlıklardır ve her biri için uygun acil müdahale tarif edilmiştir.
Kornea Sıyrıkları (Çizilmeleri): Kornea, gözünüzün merkezinde ışığı gözünüzün ön tarafından arkadaki retinaya doğru kırma fonksiyonunu gerçekleştiren saydam tabakadır. Retinada görüntülü imajlar beyninize iletilir. Kornea kolayca zedelenir: Bir kum tanesi veya hatta gerektiğinden uzun süre takılan bir kontak lens korneanın hassas dokularını yırtabilir. Bu yaralanma bazan açık havada veya solaryumda uzun süre parlak ışığa maruz kalmaktan doğabilir.
Yaralanma anında derhal başlayan acı ve arkadan gelen devamlı ağrı ve kızarıklık kornea sıyrılmasının ana semptomlarıdır (seyrek durumlarda ağrının saatlerce sonra başlayabilmesine rağmen).
Eğer gözdeki acı herhangi bir yabancı cismi çıkartmak için gözü temizledikten sonra devam ediyorsa: Gözünüzü kapatın ve yumuşak bir gazlı bez veya bir göz bandı ile örtün. Yabancı cismin çıkartıldığından ve ameliyat veya başka bir tedavi gerektiren ciddi bir yaralanma olmadığından emin olmak için derhal tıbbi bakım sağlayınız.
Bilgisayar Kullananlar Göz Kuruluğuna Dikkat!
Bilgisayarlar bazı noktalara dikkat edilmediğinde göz sağlığına büyük zarar verebiliyor.Ofiste, kapalı ortamlarda ve en önemlisi bilgisayar başındayken göz sağlığını tehdit edebilecek pek çok etken bir araya gelir ve bu etkenler kalıcı rahatsızlıklara neden olabilir.İş ortamında göz sağlığımızı olumsuz etkileyen unsurlar bir araya gelmekte ve farkında olalım ya da olmayalım yavaş yavaş gözümüzde problemler belirmeye başlamaktadır.
Kullanımı ve yaygınlığı hızla artan bilgisayarlar ve çeşitli iş kollarındaki monitör ekranları nedeniyle pek çok kişi; göz yorgunluğu, gözlerde ve göz çevrelerinde ağrı, yanma, batma, kuruluk hissi, kaşıntı, kızarıklık, sulanma gibi şikâyetlerde bulunuyor. Bazen de; bulanık görme, odaklama zorluğu, gözleri kısarak bakma, ışığa karşı duyarlılık, bakılan karakter etrafında ışık saçılmaları görme, göz kapaklarında iltihap, kepeklenme, baş ağrısı gibi problemler ortaya çıkabilir.
İŞ YERİNDE GÖZ SAĞLIĞINI TEHDİT EDEN UNSURLAR NEDİR?
* Uzun sürelerle ve göz kırpmadan bilgisayara bakma, okuma
* Klima ve ısının yüksek tutulması ile nemin azalması
Göz tansiyonu (Glokom)
Göz Tansiyonu nedir ?
Kısaca Göz içi basıncının ( GİB ) yüksek olmasına bağlı olarak, atardamar kanının gözün retina ( ağtabaka ) hücrelerini besleyememesi ve bunun sonucunda bu hücrelerin giderek ölmesi durumudur !
Kaç tip Göz Tansiyonu vardır ?
Kısaca :
1 - Açık Açılı Glokom
2 - Açı kapanması Glokomu
3 - Sekonder ( İkincil ) Glokom
4 - Konjenital ( Doğuştan ) Glokom ' dan bahsedebiliriz.
1- Açık Açılı Glokom
Göz Tansiyonunun % 90 ' ı Açık Açılı Glokom' ( AAG )dur ve
AAG çok sinsi bir hastalıktır ! yani :
- AAG' li bir göz dışardan tamamiyle normal görünür !
- AAG' li bir gözün anlaşılabilmesi için mutlaka Göz Tansiyonu' nun ölçülmesi gerekir !
- Bu nedenle hiç bir göz şikayeti olmayan 35 yaş üstündeki herkesin senede bir kez Göz tansiyonunu ölçtürmesi gerekir ! Çünkü ilerde kaybolan görme geri gelmez, Göz Doktorunuz ancak kalan görmenizi korumanıza yardımcı olabilir !
Kimler Risk Altında ?
- 45 yaşın üstünde olup düzenli olarak doktora gitmeyenler
- Stres altındakiler